Kuşlar içgüdüyle uçmayı öğrenirler.
- Birds learn to fly by instinct.
Tom içgüdülerini izledi.
- Tom followed his instincts.
Hislerime güvenmem gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if I should trust my instincts.
Senin sezgilerin yanlış.
- Your instincts are wrong.
Sezgilerine güvenmiyor musun?
- Don't you trust your instincts?
Senin güzel yeteneklerin var.
- You have good instincts.
Debbie's instinct was to distrust John.
... uncover the silk threads instincts ...