Başka hiç kimse yaralanmadı.
- No one else was injured.
On kişi kazada hafif yaralandı.
- Ten people were slightly injured in the accident.
Dans ederken kendini incitti.
- She injured herself while dancing.
Kendilerini incitebileceklerinden korktum.
- I feared they might injure themselves.
Yaralı adam yardım için bağırdı.
- The injured man cried for help.
Tom ve Mary yaralı adamı yol kenarına taşıdılar.
- Tom and Mary carried the injured man to the side of the road.
Doktor kazada yaralanmış dört kişiyi kurtardı.
- The doctor saved the four people injured in the accident.
Tom yaralanmış olabilir.
- Tom could be injured.
Yaralanmak istemedim.
- I didn't want to get injured.
Kaza bilançosu; 5 kişi öldü ve 100 kişi yaralandı idi.
- The toll from the accident was 5 persons dead and 100 persons injured.
Başka hiç kimse yaralanmadı.
- No one else was injured.
Sağ bacağımı incittim.
- I got my right leg injured.
Tom tenis oynarken sırtını incitti.
- Tom injured his back playing tennis.
Yaralıları tıbbi tedavi için kilisede toplayın.
- Gather your injured at the church for medical treatment.
Yaralılar ne kadar kan kaybetti?
- How much blood has the injured lost?