ingilizce söz söylemek.
We do not need a new auxiliary language, the English language already fulfills that role.
- Yeni bir yardımcı dile ihtiyacımız yok, İngilizce zaten o rolü yerine getiriyor.
I like the English language, but I don't speak it well.
- İngilizceyi seviyorum ama iyi konuşamıyorum.
Can you speak English?
- İngilizce konuşabiliyor musun?
English is my mother tongue.
- İngilizce benim anadilim.
My books are in Romanian; hers are in English.
- Benim kitaplarım Rumence, onunkiler ise İngilizce.
He doesn't know how to write a letter in English.
- O, nasıl İngilizce mektup yazacağını bilmiyor.