in public

listen to the pronunciation of in public
الإنجليزية - التركية
herkesin içinde

O, herkesin içinde benimle alay etti. - He made fun of me in public.

Herkesin içinde konuşmak zordur. - It is hard to speak in public.

açıkça
herkesin önünde

Herkesin önünde konuşmaktan hoşlanmam. - I don't like to speak in public.

Herkesin önünde küfretmeyin. - Don't swear in public.

alenen

Bir kadına alenen yardım etme. Şüpheli görüneceksin. - Don't help a woman in public. You'll look suspicious.

milletin içinde
الإنجليزية - الإنجليزية
publicly, out in the open
in public

    الواصلة

    in pub·lic

    التركية النطق

    în pʌblîk

    النطق

    /ən ˈpəblək/ /ɪn ˈpʌblɪk/

    فيديوهات

    ... much debt held by by the public as all prior presidents combined. ...
    ... public advocacy groups to know how to do that. ...
المفضلات