Sporu rekabet için değil zevk için yapıyorum.
- I like to play sport for fun not for competition.
Tom zevk için tartışan insan türüdür.
- Tom is the kind of guy that argues for fun.
Buralarda eğlence için ne yaparsın?
- What do you do for fun around here?
Şu zırvayı keser misin? Oyun ve eğlence için havamda değilim.
- Would you cut that crap out? I'm not in the mood for fun and games.