in jüngster zeit

listen to the pronunciation of in jüngster zeit
الإنجليزية - التركية

تعريف in jüngster zeit في الإنجليزية التركية القاموس.

recently
son dönemlerde

Tom son dönemlerde şişmanladı. - Tom has put on weight recently.

recently
son zamanlarda

Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı. - Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.

Son zamanlarda, ona maaş çekini zamanında vermiyorlar. - Recently, they have not been giving her her paycheck on time.

recently
yeni

Geçenlerde yeni bir daireye taşındım. - Recently, I moved to a new apartment.

O, son zamanlarda jipini yeni bir Mersedesle değiştirdi. - He recently traded in his jeep for a new Mercedes.

recently
yakın geçmişte
recently
geçenlerde

Geçenlerde Tom'a kanser olduğu söylendi. - Tom was told he had cancer just recently.

Geçenlerde diş macunumun markasını değiştirdim. - I've recently changed brands of toothpaste.

recently
son günlerde

Son günlerde Fransa'dan döndü. - He has recently returned from France.

Son günlerde Tom her zaman Mary ile takılıyor. - Recently, Tom has been hanging out with Mary all the time.

recently
yakınlarda

Yakınlarda Tom'la konuştun mu? - Have you talked to Tom recently?

Tom yakınlarda seninle konuştu mu? - Has Tom talked to you recently?

recently
bu günlerde
recently
yakın zamanda

Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim. - I was recently in an automobile accident.

Onun yakın zamanda yayımlanan öykü koleksiyonu Esperanto'da post modern eserlerin meraklılarını heyecanlandırıyor. - Her recently-released short story collection thrills enthusiasts of postmodern works in Esperanto.

recently
bu yakında
recently
bu aralar

Bu aralar IT sertifikasyonlarına çalışmak için epey zaman harcıyorum. - I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.

recently
şu aralar
in recent times
yakın zamanda
recently
yakında
recently
şu sıralar

Şu sıralar BT sertifikasyonlarına çalışmaya çok vakit harcıyorum. - I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.

Şu sıralar bu problemi tartıştık. - We have recently discussed this problem.

recently come
Son zamanlarda gelmek
ألمانية - الإنجليزية
recently
in the recent past
in recent times
in recent memory
recently come