in favor of, for, in support of, approving, supporting

listen to the pronunciation of in favor of, for, in support of, approving, supporting
الإنجليزية - التركية

تعريف in favor of, for, in support of, approving, supporting في الإنجليزية التركية القاموس.

pro
yerinde

Burada iş yerinde küçük bir sorunum var. - I have a little problem here at work.

Uygun elbiseler iş yerinde çok önemlidir. - Proper clothes count for much in business.

pro
için

Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır. - Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.

Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar. - In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola.

pro
yerine geçen

Profesör Rosa'nın yerine geçen öğretmen Arjantinlidir. - The teacher who substituted for professor Rosa is from Argentina.

pro
taraflar
pro
yandaş
pro
lehinde

Önerinin lehinde mi yoksa aleyhinde misin? - Are you for or against the proposal?

O, teklifin lehindeydi. - He was in favor of the proposition.

pro
orospu
pro
destekleyen fikir
pro
önek ... taraftarı, ... yanlısı, -in tarafını tutan: He´s pro-French. 1. O, Fransızların tarafını tutuyor. 2. O, Fransızcadan yanadır
pro
lehte olanlar
pro
dili profesyonel atlet
pro
fahişe

Sanırım fahişeler mağdurlar ve sorunlu kızlardır. - I think prostitutes are victims and troubled girls.

Hiçbir kadın fahişe olarak doğmaz. - No woman is born a prostitute.

pro
taraftarı
pro
yanlısı

Nagasaki yanlısı bir futbol takımı kuralım. - Let's put together a pro-soccer team for Nagasaki!

pro
yanında

O, eğitimin yanında temel sorundur. - That is the principle problem next to education.

Sorun Tom'un Mary'nin yanında oturmak istememesidir. - The problem is that Tom doesn't want to sit next to Mary.

pro
lehte oy/profesyonel
الإنجليزية - الإنجليزية
{s} pro
in favor of, for, in support of, approving, supporting
المفضلات