in favor of

listen to the pronunciation of in favor of
الإنجليزية - التركية
tarafında olarak
lehinde

Ben önerinini lehindeyim. - I am in favor of your proposal.

Anne ve babası gezisinin lehinde idi. - His parents were in favor of his trip.

lehine

Konuşma onların sosyal hareketinin lehineydi. - The address was in favor of their social movement.

2020 yılında, tüm kamu kurumlarında Almanca kullanımı nüfusun bir kısmında kitlesel protestolara rağmen, İngilizce lehine kaldırılmıştır. - In 2020, the use of German in all public institutions was abolished in favor of English, despite massive protests on the part of the population.

emrine
-in lehinde, -in lehine, -den yana, -in taraftarı
pro
yerinde

Cinsel taciz iş yerinde ciddi bir sorun olabilir. - Sexual harassment can be a serious problem in the workplace.

Uygun elbiseler iş yerinde çok önemlidir. - Proper clothes count for much in business.

pro
için

Yönetici ve moderatörler en iyi dil aracı Tatoeba Project için çalışıyorlar. - Administrator and moderators are working for the best language tool, Tatoeba Project.

Herkesin menfaatlerinin korunması için sendikalar kurmaya ve bunlara katılmaya hakkı vardır. - Everyone has the right to form and to join trade unions for the protection of his interests.

pro
yerine geçen

Profesör Rosa'nın yerine geçen öğretmen Arjantinlidir. - The teacher who substituted for professor Rosa is from Argentina.

in favour of
lehinde
in favour of
taraftar olmak
in favour of
lehine

Onlar Bay Jones lehine oy vereceklerine ikna oldular. - He is convinced that they will vote in favour of Mr Jones.

pro
taraflar
in favour of
yanında
pro
yandaş
pro
lehinde

Ben önerinini lehindeyim. - I am in favor of your proposal.

O, teklifin lehinde oy verdi. - He voted for the proposal.

pro
orospu
pro
destekleyen fikir
be in favor of
lehine olmak
in favor
lehle
pro
önek ... taraftarı, ... yanlısı, -in tarafını tutan: He´s pro-French. 1. O, Fransızların tarafını tutuyor. 2. O, Fransızcadan yanadır
pro
lehte olanlar
pro
dili profesyonel atlet
pro
fahişe

Fahişelik, kumar, uyuşturucu madde kullanımı, sarhoşluk, düzeni bozmak ve diğer yasadışı etkinlikler kesinlikle yasaklanmıştır. - Prostitution, gambling, the use of narcotic substances, drunkenness, disorder, and all other illegal activities are STRICTLY FORBIDDEN.

Almanya'da fahişelik yasaldır. - Prostitution is legal in Germany.

pro
taraftarı
pro
yanlısı

Nagasaki yanlısı bir futbol takımı kuralım. - Let's put together a pro-soccer team for Nagasaki!

pro
yanında

Bu ürünü küvet, lavabo, duş, yüzme havuzu ya da su ve rutubetin olduğu başka herhangi bir yerin yanında kullanmayınız. - Do not use this product near a bathtub, sink, shower, swimming pool, or anywhere else where water or moisture are present.

Sorun Tom'un Mary'nin yanında oturmak istememesidir. - The problem is that Tom doesn't want to sit next to Mary.

pro
lehte oy/profesyonel
الإنجليزية - الإنجليزية
for; in support of; approving, supporting

Many people are in favor of capital punishment.

pro
for, in support of, approving, supporting
in favour of
In defence or support of; on behalf of; on the side of. to be in favour of: to be on the side of, to be disposed to support or advocate
in favour of
in support or to the advantage of
in favour of
to be replaced by
in favor of

    الواصلة

    in fa·vor of

    التركية النطق

    în feyvır ıv

    النطق

    /ən ˈfāvər əv/ /ɪn ˈfeɪvɜr əv/

    فيديوهات

    ... jobs. And ' and I ' look, I'm all in favor of green energy. Ninety billion (dollars) ...
    ... ROMNEY: Yeah, I'm not in favor of new pieces of legislation on ' on guns and taking guns ...
المفضلات