in any other place; as, these trees are not to be found elsewhere

listen to the pronunciation of in any other place; as, these trees are not to be found elsewhere
الإنجليزية - التركية

تعريف in any other place; as, these trees are not to be found elsewhere في الإنجليزية التركية القاموس.

elsewhere
başka bir yere

Evimiz yanıyor ve biz başka bir yere bakıyoruz. - Our house is burning and we look elsewhere.

Arabamı başka bir yere park etmiş olmalıyım. - I must have parked my car elsewhere.

elsewhere
başka yere başka yerde
elsewhere
başka bir yer

Suçlama başka bir yerde yatıyor. - The blame lies elsewhere.

Tom başka bir yerde gerekli. - Tom is needed elsewhere.

elsewhere
başka yerde

Belli ki Tom'un aklı başka yerde. - Tom's mind is obviously elsewhere.

Ne söylediğime dikkat etmiyorsun. Aklın başka yerde. - You're not paying attention to what I'm saying. Your mind is elsewhere.

elsewhere
başka yere

Arabamı başka yere park etmiş olmalıyım. - I must have parked my car elsewhere.

Tom başka yere alışverişe gitti. - Tom went shopping elsewhere.

الإنجليزية - الإنجليزية
elsewhere
in any other place; as, these trees are not to be found elsewhere
المفضلات