in an obvious manner; clearly; unmistakably; plainly

listen to the pronunciation of in an obvious manner; clearly; unmistakably; plainly
الإنجليزية - التركية

تعريف in an obvious manner; clearly; unmistakably; plainly في الإنجليزية التركية القاموس.

obviously
açıkça

Chris'in açıkça parayı getirmeye niyeti olmadığı için Brian çıldırdı. - Brian is mad because Chris obviously does not intend to return the money.

Açıkçası, o suçlanacak. - Obviously, he is to blame.

obviously
apaçık

Sosyal hizmetleri aramak zorunda kaldık. Bu apaçık bir çocuk ihmali olayıydı. - We had to call in social services. This was obviously a case of child neglect.

Elemanımızın az olduğu apaçık. - We're obviously short-handed.

obviously
açikça
obviously
açıkçası

Açıkçası , o, o tür bir insan değil. - Obviously, he's not that kind of person.

Tom açıkçası bilmiyor. - Tom obviously doesn't know.

obviously
belli ki

Belli ki Tom Mary'den hoşlanmıyor. - Tom obviously doesn't like Mary.

Belli ki bir şey hakkında üzgünsün. - You're obviously upset about something.

obviously
besbelli

Tom besbelli onun elleriyle çok iyi. - Tom is obviously very good with his hands.

Tom besbelli bir şey hakkında üzgün. - Tom is obviously upset about something.

obviously
açık olarak

Hatalar açık olarak yapıldı. - Mistakes have obviously been made.

obviously
z. besbelli, apaçık: This one's obviously the best. En iyisinin bu olduğu apaçık
الإنجليزية - الإنجليزية
obviously
in an obvious manner; clearly; unmistakably; plainly
المفضلات