in all likelihood.

listen to the pronunciation of in all likelihood.
الإنجليزية - التركية

تعريف in all likelihood. في الإنجليزية التركية القاموس.

probably
muhtemelen

Muhtemelen sorunun kolay bir çözümü vardır. - There is probably an easy solution to the problem.

Onların kararını etkileyen muhtemelen oydu. - That was probably what influenced their decision.

probably
galiba

Galiba biraz kilo vermeliyim. - I should probably lose a little weight.

Galiba sen bugün söylediğim bir sözü anlamıyorsun. - You probably don't understand a word I'm saying today.

probably
olasılıkla

Fakat büyük olasılıkla sonuncu olacağım, bu acınacak bir durum. - But probably I'll be the last, which is a pity.

O büyük olasılıkla başarısız olacak. - He will probably fail.

in all likelihood
büyük ihtimalle
probably
büyük bir olasılıkla
probably
büyük olasılıkla

Tom büyük olasılıkla kayboldu. - Tom is probably lost.

O büyük olasılıkla başarısız olacak. - He will probably fail.

probably
büyük bir ihtimalle
probably
belki de

Belki de onunla seks yapmadı. - She probably didn't have sex with him.

Belki de Tom'a bu soruyu sormamalıydım. - I probably shouldn't have asked Tom that question.

probably
herhalde, büyük bir ihtimalle/olasılıkla
الإنجليزية - الإنجليزية
probably
Very probably; almost certainly

I can now conjecture readily that this streak of light was, in all likelihood, a gleam from a lantern carried by some one across the lawn.

With considerable certainty; without much doubt, likely, in all probability, belike

In all likelihood we are headed for war.

in all likelihood.
المفضلات