Tom hakkında endişeliyim.
- I'm concerned about Tom.
Tom Mary'nin güvenliği hakkında endişeli.
- Tom is concerned about Mary's safety.
Neden bu kadar ilgilisin?
- Why are you so concerned?
Ben onunla ilgili değilim.
- I am not concerned with it.
Bu kitap en çok pasif içiciliğin etkileriyle ilgilenmektedir.
- This book is chiefly concerned with the effects of secondhand smoking.
Zaman geçerken, insanlar konuyla gittikçe daha az ilgilendiler.
- As time went on, people grew less and less concerned about the matter.
İnsanlar ırksal sorunlar hakkında kaygılılar.
- People are concerned about racial problems.
Ekim ayında çok kaygılıydım.
- I was very concerned in October.