in a heavy manner, slowly

listen to the pronunciation of in a heavy manner, slowly
الإنجليزية - التركية

تعريف in a heavy manner, slowly في الإنجليزية التركية القاموس.

heavily
ağır bir biçimde
heavily
ağırca
heavily
ağır

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

Benim karaciğerim ağır biçimde hasar görmüştür. - My liver is heavily damaged.

heavily
çok

Tom Mary ile tanışmadan önce, çok içerdi. - Before Tom met Mary, he drank heavily.

Çok yağmur yağdı ve dolayısıyla beyzbol maçı iptal edildi. - It rained heavily, and consequently the baseball game was called off.

heavily
aşırı derecede

Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz. - The future of our company is at stake. We have been heavily in the red for the last couple of years.

Tom aşırı derecede nefes alıyor. - Tom is breathing heavily.

heavily
ağır şekilde

Bina yangında ağır şekilde hasar gördü. - The building was heavily damaged by fire.

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

heavily
şiddetle

Ne kadar şiddetle kar yağarsa yağsın gitmek zorundayım. - No matter how heavily it snows, I have to leave.

Tom şiddetle öksürmeye başladı ve onun sağlığı hakkında endişeliyim. - Tom has started coughing heavily and I'm worried about his health.

الإنجليزية - الإنجليزية
{a} heavily