immediately, right now, at once

listen to the pronunciation of immediately, right now, at once
الإنجليزية - التركية

تعريف immediately, right now, at once في الإنجليزية التركية القاموس.

right away
hemencecik

Hemencecik birbirimizi sevdik. - We liked each other right away.

right away
anında
right away
beklemeksizin
on the double
çok çabuk
right away
derhal

Derhal Osaka'ya gitmeni istiyorum. - I want you to go to Osaka right away.

Yerinde olsam derhal eve giderim. - If I were you, I'd go home right away.

right away
bir an önce

Bir an önce onu kullanmak istediğimi bildiğin halde niçin tavuğu böyle alması zor bir yere koydun? - Why did you put the chicken in such a difficult place to get when you knew that I wanted to use it right away?

Tom bir an önce evlenmek istediğini söylüyor. - Tom says he wants to get married right away.

right away
hemen

Her iki görüşün avantajları ve dezavantajları vardır bu yüzden hangisini destekleyeceğime hemen karar vermeyeceğim. - There are merits and demerits to both your opinions so I'm not going to decide right away which to support.

O, hemen geri döneceğini söyledi. - She said she would be back right away.

right away
gecikmeden
on the double
(Askeri) KOŞAR ADIM: Bak. "double" ve "doubletime"
الإنجليزية - الإنجليزية
on the double
right away
immediately, right now, at once
المفضلات