Onlardan hiçbirinin kaza geçirmediğini umuyorum.
- I hope that none of them got into an accident.
Sınıf arkadaşlarımdan hiçbiri buraya yakın yaşamazlar.
- None of my classmates live near here.
Onlardan hiçbirinin kaza geçirmediğini umuyorum.
- I hope that none of them got into an accident.
Bilgisayarların hiçbiri yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez.
- None of the computers can continue to run with a burnt card.
Bu kitabın, çizimler hariç 252 sayfası vardır.
- This book has 252 pages exclusive of illustrations.
Çizimler hariç, bu kitabın 252 sayfası var.
- This book has 252 pages, excluding illustrations.
Biraz tuz istedim fakat kavanozda hiç yoktu.
- I wanted some salt, but there was none in the jar.
Sizinle bir ilgisi yok.
- That's none of your business.
Herkes için bir arkadaş hiç kimse için bir arkadaştır.
- A friend to all is a friend to none.
Hiç kimse onu Tom'un yapabildiği kadar iyi yapamaz.
- None can do it as good as Tom can.
Hiçbiriniz benim partime davet edilmeyecek.
- None of you are invited to my party.
Onların hiçbirinin karısı yok.
- None of them have wives.
Kitabın resimleri çok iyi.
- The book's illustrations are very good.
Hiç birimiz Fransızca bilmiyor.
- None of us speak French.
Hiç birimiz mükemmel değiliz.
- None of us are perfect.