الإنجليزية - التركية
تعريف illuminated by the sun, filled with sunshine في الإنجليزية التركية القاموس.
- sunlit
- aydın
- sunlit
- aydınlık
- sunlit
- güneşle aydınlanmış
- sunlit
- {s} güneşli
Kambur ay biz ayın tam güneşli yüzünü görene kadar her gece şişmanlıyor gibi görünür. Biz bu faza dolunay diyoruz.
-The gibbous moon appears to grow fatter each night until we see the full sunlit face of the Moon. We call this phase the full moon.
Ay gökyüzündeki Güneşten doğuya doğru hareket eder, biz her gece ayın güneşli tarafını biraz daha çok görürürüz.
-As the Moon moves eastward away from the Sun in the sky, we see a bit more of the sunlit side of the Moon each night.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف illuminated by the sun, filled with sunshine في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {s} sunlit
illuminated by the sun, filled with sunshine
الواصلة
il·lu·mi·na·ted by the sun, filled with sun·shineالنطق
Resimler
المفضلات