iletme

listen to the pronunciation of iletme
التركية - الإنجليزية
conduction
(Kimya) conductance
communication
convective
transmitting
conduit
transmittal
(Ticaret) transfer
(Bilgisayar) forwarding
conveyance
transmission
{i} routing
transmittance
iletmek
transmit

Signal lamps are used to transmit Morse code. - Sinyal lambaları mors alfabesini iletmek için kullanılır.

iletmek
{f} convey

We often use gestures to convey simple messages. - Genellikle basit mesajları iletmek için el hareketlerini kullanırız.

I want to convey my sympathy. - Sempatimi iletmek istiyorum.

iletme denetimi
(Bilgisayar) forward control
iletme tarihi
(Bilgisayar) date submitted
iletme afazisi
(Tıp) conduction aphasia
iletme derinliği
(Bilgisayar) transmit depth
iletme sıklığı
transmission frequency
iletme teorisi
transport theory
iletmek
deliver
iletmek
transfer
iletmek
{f} conduct
iletmek
to convey (something) to, deliver (something) to
iletmek
get over
ilet
(Bilgisayar) forward
iletmek
carry
iletmek
communicate
ilet
{f} transmitting
ilet
{f} transmitted

He has transmitted all his knowledge to his son. - Tüm bilgisini oğluna iletti.

ilet
transmit

He has transmitted all his knowledge to his son. - Tüm bilgisini oğluna iletti.

Wires transmit electricity. - Teller elektriği iletir.

iletmek
beam
iletmek
to forward
biyolojik iletme
(Biyoloji) biologic transmission
iletmek
to conduct (something) to, transmit (something) to
iletmek
put across
iletmek
hand in
iletmek
(Hukuk) convey, forward
iletmek
forward , transmit
iletmek
to move (something) to
iletmek
carry off
iletmek
to convey, to transmit; to conduct
kimyasal iletme
chemical transmission
mükemmel iletme gizliliği
perfect forward secrecy
التركية - التركية
İletmek işi
iletmek
Elektrik akımı, ısı, gaz vb.ni bir yerden başka bir yere götürmek
iletmek
Götürmek, ulaştırmak, nakletmek: "Bunların tek kaygıları gördüklerini, duyduklarını okurlara iletmektir."- S. Birsel
iletmek
Götürmek, ulaştırmak, nakletmek
iletmek
Ulaştırmak, nakletmek
iletme
المفضلات