His second son married and settled down.
- Onun ikinci oğlu evlendi ve yuva kurdu.
Muiriel is the second member of Tatoeba.
- Muiriel, Tatoeba'nın ikinci üyesidir.
Our friend finished the race in second place.
- Arkadaşımız yarışı ikinci sırada bitirdi.
Tom ended up in second place.
- Tom ikinci sırada tamamladı.
There are three primary colours and nine secondary colours for a total of twelve colours.
- On iki rengin bir toplamı için üç ana renk ve dokuz ikinci derecede renk vardır.
This problem is only of secondary importance.
- Bu problem sadece ikincil derecede önemli.
Muiriel is the second member of Tatoeba.
- Muiriel, Tatoeba'nın ikinci üyesidir.
Doctors refused to perform a second operation.
- Doktorlar ikinci operasyonu uygulamayı reddettiler.