ihanet

listen to the pronunciation of ihanet
التركية - الإنجليزية
infidelity

Layla tried to forgive Fadil's infidelity. - Leyla, Fadıl'ın ihanetini affetmeye çalıştı.

betrayal

This is a story of love and betrayal. - Bu bir aşk ve ihanet hikayesi.

Your father is taking the whole thing as a betrayal. - Baban her şeyi ihanet olarak kabul ediyor.

treachery
treachery, betrayal, treason; unfaithfulness, infidelity, disloyalty
disloyalty
treason

Some even accused him of treason. - Hatta bazıları onu ihanetle suçladı.

He was exiled to an island for the crime of high treason. - O, vatana ihanet suçundan bir adaya sürgün edildi.

treachery, betrayal
defection
sellout
unfaithfulness (to one's spouse or beloved)
judas kiss
high treason

He was banished to an island for high treason. - O vatana ihanet için bir adaya sürüldü.

He was exiled to an island for the crime of high treason. - O, vatana ihanet suçundan bir adaya sürgün edildi.

(deyim) dog trick
betrayed

Tom betrayed Mary's trust. - Tom Mary'nin güvenine ihanet etti.

The man I trusted betrayed me. - Güvendiğim adam bana ihanet etti.

ihanet etmek
betray

To translate is to betray. - Çevirmek ihanet etmektir.

I'd rather die than betray my friends! - Arkadaşlarıma ihanet etmektense ölmeyi tercih ederim!

ihanet etmek
stab
ihanet eden
betrayer
ihanet edilmiş
betrayed
ihanet etmek
play smb false
ihanet etmek
double-cross
ihanet etmek
cheat
ihanet etmek
a) to betray, to double-cross b) to be unfaithful (to), to play (sb) false
ihanet etmek
1. to betray. 2. to be unfaithful (to)
ihanet etmek
double cross
ihanet etmek
deceive
ihanet etmek
play smb. false
ihanet etmek
set down
ihanet etmek
rat

I'd rather die than betray my friends! - Arkadaşlarıma ihanet etmektense ölmeyi tercih ederim!

ihanet etmek
two-time
ihanet niteliğinde
(devlete) treasonable
vatana ihanet
treason

He was exiled to an island for the crime of high treason. - O, vatana ihanet suçundan bir adaya sürgün edildi.

He was banished to an island for high treason. - O vatana ihanet için bir adaya sürüldü.

ihanet etmek
sell somebody down the river
ihanet etmek
screw over
ihanet etmek
sell out
ihanet etmek
to betray
devlete ihanet
high treason
ihanet etmek
play false
ihanet etmek
sell smb. down the river
ihanet etmek
sell the pass
ihanet etmek
two time
ihanet etmek
stab smb. in the back
ihanet etmek
give the game away
vatana ihanet
high treason
vatana ihanet
(Hukuk) treason against one's country
vatana ihanet etmek
turn traitor
ihanet
المفضلات