التركية - الإنجليزية
تعريف i̇pek في التركية الإنجليزية القاموس.
- ipek
- silk
I gave my father a silk tie.
-Babama bir ipek kravat verdim.
Silkworms spin cocoons.
-İpek böcekleri kozalar örerler.
- ipek
- silken
- ipek
- made of silk
The dress is made of silk.
-Elbise, ipekten yapılmış.
The gown is made of silk.
-Gecelik ipekten yapılır.
- ipek
- silky
Mary has silky smooth legs.
-Mary'nin ipeksi pürüzsüz bacakları var.
- ipek
- silk; silky, silken, made of silk
- ipek
- silk, silken, made of silk
- dalgalı (ipek)
- watery
- ipek böceği
- (Hayvan Bilim, Zooloji) bombyx mori
- ipek bükme makinesi
- (Askeri) former
- ipek kumaş
- (Tekstil) damask
- ipek maymunu
- (Hayvan Bilim, Zooloji) marmoset
- ipek otu
- (Botanik, Bitkibilim) asclepias
- ipek saten
- (Tekstil) silk satin
- ipek zamkı
- silk gum
- ipek zamkı
- sericin
- ipek çilesi
- hank
- ipek böceği kozası
- silkworm cocoon
- ipek kozası, ipek
- silk cocoons, silk
- atkı (ipek)
- wimple
- bu bluza uygun ipek eşarp rica ediyorum
- I would like a silk scarf to match this blouse
- bükülmemiş ipek
- floss silk
- bükülmüş ipek
- thrown silk
- bükümlü ipek
- tram silk
- deşe ipek
- silk waste
- doğal ipek
- natural silk
- esnek ipek
- (Tekstil) supple silk
- fitilli ipek
- (Tekstil) twilled silk
- ham ipek
- floss silk
- ham ipek
- floss
- ham ipek
- raw silk, bast silk
- has ipek
- pure silk, thrown silk, all silk, mulberry silk
- hurda ipek
- silk waste
- ince ipek
- ninon
- ince keten ipek kumaş
- foulard
- ipek apresi
- (Teknik,Tekstil) schreiner finish
- ipek apresi
- silk finish
- ipek apresi
- silk finish, Schreiner finish
- ipek ağırlatırma
- silk weighting
- ipek ağırlaştırma
- silk weighting
- ipek banyosu
- silk bath
- ipek barut haklı kese
- (Askeri) powder silk
- ipek baskı
- silk-screen process; serigraphy
- ipek bezi
- silk gland
- ipek bürümcük
- tulle
- ipek cüppe
- silk
- ipek dantel
- blonde
- ipek dokumacılığı
- silk weaving
- ipek dokumalar
- silk weaving
- ipek efekti vermek
- (Tekstil) schreinerize
- ipek efekti vermek
- to screinerize
- ipek efekti vermek
- (Tekstil) sehreinerize
- ipek fabrikası
- filature
- ipek gaz bezi
- bolting silk
- ipek gaz bezi
- silk gauze
- ipek gaze bezi
- (Tekstil) bolting silk
- ipek gaze bezi
- silk gauze, bolting silk
- ipek gibi
- flossy
- ipek gibi
- silken
- ipek gibi
- sleek
- ipek gibi
- silky
- ipek gibi
- flossily
- ipek gibi
- silky, soft and fine and smooth
- ipek ile yalıtılmış
- silk insulated
- ipek iplik
- silk yarn
- ipek izolasyonlu kablo
- silk insulated cable
- ipek kadın çorabı
- silk stocking
- ipek kefen
- silk shroud
- ipek kozası
- floss
- ipek kumaş
- pongee
- ipek kuyruk kuşu
- waxwing
- ipek maymun
- marmoset
- ipek maymun
- (Hayvan Bilim, Zooloji) platyrrhine
- ipek maymun
- (Hayvan Bilim, Zooloji) new world monkey
- ipek maymun
- tamarin
- ipek pamuğu
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: Asclepiadaceae) narrow-leaf cottonbush
- ipek parlaklığı
- silk gloss
- ipek parlaklığı
- silk luster, silk gloss
- ipek parlaklığı
- silk luster
- ipek parlaklığı
- (Tekstil) silky lustre
- ipek pelüş
- silk plush
- ipek sütür
- silk suture
- ipek taklidi kumaş
- (Tekstil) pongee
- ipek teli
- silk filament
- ipek tente
- baldachin
- ipek tutumu
- silk scroop
- ipek tül
- chiffon
- ipek ve yün kumaş mağazası
- mercery
- ipek veya devetüyünden kumaş
- camlet
- ipek veya devetüyünden pelerin
- camlet
- ipek zamkı
- silk gum, sericin
- ipek çiçeği
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: semizotugiller,ferkahiye) [syn.: ipek çiçeği, yazçiçeği, keditırnağı] moss rose, portulaca
- ipek çiçeği
- (Botanik, Bitkibilim) portuluca grandiflora
- ipek çorap
- silk stocking
- ipek üreticisi
- sericulturist
- ipek üzerine yapılan japon resmi
- kakemono
- ipek şarjı
- silk weighting
- ipek şerit
- ferret
- ipek şerit
- gimp
- ipek-keten karışımı
- (Tekstil) silk-linen mix
- ipek-pamuk karışımı
- (Tekstil) silk-cotton mix
- ipek-yün karışımı
- (Tekstil) silk-wool mix
- kaba ipek
- tussore
- kalın ipek kurdele
- petersham
- muare ipek
- moiré silk
- pamuklu ipek ipliği
- spun silk
- saf ipek
- pure silk
- saf ipek mi
- Is it pure silk
- sert ipek
- ecru silk
- suni ipek
- artificial silk, rayon
- suni ipek veya naylon kumaş
- ninon
- sırmalı ipek kumaş
- brocade
- yanardöner ipek
- shot silk
- yapay ipek
- (Tekstil) cuprammonium silk
- yapay ipek
- rayon
- yapay ipek
- (Teknik,Tekstil) cuprammonium rayon
- yapay ipek
- cumprammonium silk
- yarı ipek
- half-silk
- yağlı ipek
- oiled silk
- yunan ipek otu
- (Botanik, Bitkibilim) periploca
- şanjan ipek
- shot silk
- şeffaf ipek kumaş
- organza
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف i̇pek في التركية التركية القاموس.
- (Osmanlı Dönemi) MİDKAS
- harir
- (Osmanlı Dönemi) DIREFS
- ipek
- İpek böceği kozaları çözülerek çıkarılan ve dokumacılıkta kullanılan çok ince, esnek ve parlak tel: "Hamam takımları hep sırma ve ipek işlemeli imiş."- S. Birsel
- ipek
- Taze mısır koçanındaki püskül
- ipek
- Harami var diye korku verirler / Benim- yüklü kervanım mı var (Karacaoğlan)
- ipek
- Bu telden yapılmış
- ipek
- İpek böceği kozaları çözülerek çıkarılan ve dokumacılıkta kullanılan çok ince, esnek ve parlak tel
- ipek
- Ağrı ilinde bir geçit
- ipek ağacı
- Ekvatoral bölgelerde yetişen, kerestesi ipek görünüşünde, sarı parıltılı, değerli bir mobilya ağacı
- ipek böcekçiliği
- İpek ipliği veya ipek böceği yumurtası elde etmek amacıyla ipek böceği yetiştirmek ve koza elde etmek işi
- ipek böceği
- Kanatları pullu böcekler sınıfından, ördüğü kozalardan ipek elde edilen, dut yaprağı ile beslenen bir cins kelebeğin tırtılı (Bombyx mori)
- ipek böceği kelebeği
- Tırtıllarının ördüğü kozalardan ipek elde edilen kelebeklere verilen genel ad
- ipek gülü
- bakınız: ipek ağacı
- ipek matı
- Cilâ veya vernikle ağaç üzerinde oluşturulan, ipeği andıran yarı parlak görünüş
- ipek çiçeği
- Semizotugillerden, güzel çiçek açan bir bitki cinsi (Portulaca grandiflora)
- sun'i ipek
- Yapma ipek, yapay ipek
- taşlanmış ipek
- İpekten dokunmuş kumaşın birtakım kimyasal işlemlerden geçirilerek dayanıklı ve parlak duruma getirilmiş biçimi
- yapay ipek
- Yapma ipek, sun'î ipek