i̇niş

listen to the pronunciation of i̇niş
التركية - الإنجليزية
descenders
iniş
landing

The spaceship made a perfect landing. - Uzay gemisi mükemmel bir iniş yaptı.

Taking off is easier than landing. - Kalkış inişten daha kolaydır.

iniş
descent

Ladies and gentlemen, we are about to begin our descent. - Bayanlar ve baylar yakında inişimize başlamak üzereyiz.

A baby was flung out of its mother's arms when a plane hit severe turbulence while commencing its descent prior to landing. - Bir bebek iniş öncesinde inişe başlarken bir uçak şiddetli türbülansa çarptığında bir bebek annesinin kollarına atıldı.

iniş
drop
iniş
dip
iniş
descent, landing
iniş
descent, landing; declivity, dip, downward slope
iniş
(yol) downgrade
iniş
touchdown
iniş
declivity
acil iniş pisti
(Havacılık) landing strip
burun iniş takımı
nose gear
helikopter iniş platformu
(Havacılık) helideck
iniş
down

Life is full of ups and downs. - Hayat çıkışlarla ve inişlerle doludur.

Mary understands Tom's ups and downs. - Mary, Tom'un iniş ve çıkışlarını anlar.

iniş
fall
iniş
descend
iniş
decline

The exchange rate of the dollar versus the euro has declined. - Doların Avroya karşı kuru inişe geçti.

mecburi iniş
(Havacılık) ditching
mecburi iniş meydanı
(Askeri) emergency landing field
mecburi iniş yapmak
(Havacılık) ditch
otomatik iniş
(Havacılık) autoland
zorunlu iniş
(Askeri) balked landing
zorunlu iniş
(Askeri,Havacılık,Ticaret) emergency landing
iniş
declitivity
iniş
downhill
iniş
{i} stepping down
iniş
{i} descending
iniş
alighting
iniş
landıng
iniş takımları
Landing wheels
Askeri Yardım Programı; tamamlanmamış iniş noktası; tamamlanmamış iniş usülleri
(Askeri) Military Assistance Program; missed approach point; missed approach procedure
Deniz piyade hava trafik kontrol ve iniş sistemi
(Askeri) Marine air traffic control and landing system
alete iniş sistemi; birleştirilmiş lojistik destek
(Askeri) instrument landing system; integrated logistic support
amfibi taarruz gemisi; helikopter iniş platformu
(Askeri) amphibious assault ship; landing platform helicopter
ara iniş
intermediate landing
başarılı iniş
three point landing
denize iniş yapmak
ditch
denize mecburi iniş
ditching
dikey hat dizisi; görerek iniş yardımı
(Askeri) vertical line array; visual landing aid
dikey iniş
(Havacılık) vertical takeoff
dikey iniş bölgesi
(Askeri) vertical landing zone
dikey iniş ve kalkış
(Askeri) vertical takeoff and landing
dikey iniş ve kalkış yapan insansız hava aracı
(Askeri) vertical takeoff and landing unmanned aerial vehicle
dikey optik iniş sistemi
(Askeri) vertical optical landing system
dikey ve/veya kısa iniş ve kalkış yapan uçak
(Askeri) vertical and/or short takeoff and landing aircraft
dikine iniş kalkış yapan uçak
(Askeri) short takeoff and vertical landing aircraft
direkt iniş
(Havacılık) straight-in landing
dizayn iniş ağırlığı
(Havacılık) design landing weight
düzgün iniş
(Havacılık) gentle landing
fresnel lensli optik iniş sistemi
(Askeri) fresnel lens optical landing system
gövde üstü suya iniş
belly landing
gövde üstü suya iniş
(uçak) belly-flop
gövde üzerine iniş
belly landing
güverte iniş yeterliliği
(Askeri) deck landing qualification
harekat hat tarama sistemi; optik iniş sistemi
(Askeri) operational linescan system; optical landing system
hassas yaklaşma ve iniş sistemi
(Askeri) precision approach landing system
hava trafik kontrol ve iniş sistemi
(Askeri) air traffic control and landing system
helikopter iniş bölgesi
(Askeri) helicopter landing zone
helikopter iniş noktası
(Askeri) helipad
helikopter iniş sahası
(Askeri) helicopter landing site
helikopter iniş yeri
(Havacılık) helipad
iniş
catabasis
iniş alanı
landing area, landing ground
iniş aşağı
downhill, downwards
iniş borusu
downpipe
iniş borusu
downspout
iniş deliği
manhole
iniş düğümü
descending node
iniş izni beklerken havada dolaşmak
stooge around
iniş kablosu
lead-in
iniş pisti
landing strip
iniş pisti
airstrip
iniş pisti/şeridi landing strip
(for aircraft)
iniş sahası
landing area
iniş takımları
slang (a woman's) legs
iniş takımı
undercarriage
iniş takımı landing gear
(of an aircraft)
iniş yapmak
sit down
iniş yardımcısı
landing aid
iniş yarışmacısı
(kayak) downhiller
iniş yarışı
(kayak) downhill race
iniş yönü
landing direction
iniş çıkış
1. descent and ascent. 2. (Finans)rise and fall, fluctuation
iniş çıkış
seesaw
iniş çıkış
a) descent and ascent b) rise and fall
iniş çıkışlar
vicissitudes
iniş ışıkları
landing lights
karın üstüne iniş crash landing
(made without using the landing gear)
konuşarak kör iniş yaptırmak
(uçak) talk down
mecburi iniş
forced landing, emergency landing
mecburi iniş
crash landing
mecburi iniş
forced landing
mecburi iniş alanı
(Havacılık) forced landing field
mecburi iniş deneme tankı
(Havacılık) ditching tank
mecburi iniş deneme tankı
(Havacılık) free-launching tank
mecburi iniş forced landing
(of an aircraft)
mecburi iniş ihbar fişeği
(Askeri) emergency landing flare
mecburi iniş yapmak
crash land
mevcut iniş mesafesi
(Havacılık) landing distance available
meydan dışına iniş
(Havacılık) outside landing
meydan dışına iniş
(Havacılık) off-field landing
mikrodalga iniş sistemi; çok seviyeli güvenlik
(Askeri) microwave landing system; multilevel security
normal iniş
(Askeri,Havacılık) normal landing
normal iniş
(Bilgisayar) track normal
perdövitesli iniş
pancake landing
pilot iniş yardım monitörü
(Askeri) pilot's landing aid television
suya iniş yapmış
waterborne
t şeklinde iniş pisti
air tee
toparlanabilir iniş takımları
retractable landing gear
uçak iniş bölgesi; yastıkla iniş bölgesi
(Askeri) craft landing zone; cushion landing zone
yapay iniş pisti
(Askeri) landing mat
yer iniş çıkışı
earth wave
yerden kontrollü iniş
(Havacılık) ground controlled landing
yere iniş
(Havacılık) touchdown
yere iniş
alighting on ground
yumuşak iniş
soft landing
yumuşak iniş yapmak
soft land
yüzer iniş pisti
seadrome
zorlu iniş
crash landing
zorunlu iniş
forced landing

The plane made a forced landing. - Uçak zorunlu iniş yaptı.

zorunlu iniş yapmak
to crash-land
zorunlu iniş yapmak
force land
i̇niş
المفضلات