التركية - الإنجليزية
تعريف i̇nek في التركية الإنجليزية القاموس.
- inek
- cow
You can wait until the cows come home!
-İnekler eve gelene kadar bekleyebilirsin!
The cows looked big and docile.
-İnekler kocaman ve uysal görünüyordu.
- inek
- slang overly hardworking student, grind; Brit. swot
- inek
- (öğrenci) mug
- inek
- (İnek öğrenci) Geek
- inek
- slang loose woman
- inek
- slang catamite, queen, passive male homosexual
- inek
- slang car
- inek
- cow; swot, grind
- inek
- (Tabiat Doğa) (hayvan) cow
- inek öğrenci
- nerd
- inek çiçek hastalığı ile ilgili
- vaccine
- inek öğrenci
- mug
- inek öğrenci
- swot
- (inek) doğurmak
- freshen
- inek festivali
- (Sanat) cow parade
- inek gibi
- bovine
- inek sütü
- (Gıda) cow’s milk
- inek yürüyüşü
- (Sanat) cow parade
- inek çiçeği
- (Tıp) cowpox
- inekler
- cows
Cows supply us with many things we need.
-İnekler ihtiyacımız olan birçok şey bize verirler.
New Zealand is a country of sheep and cows.
-Yeni Zelanda, koyunların ve ineklerin bir ülkesidir.
- sütü kesilmiş (inek)
- dry
- inek
- kine
- inek
- grind
- inek
- swot
- inekler
- kine
- gebe inek
- pregnant cows
- inek yavrusu
- cow calf
- bir tür inek
- Guernsey
- bol süt veren inek
- a good milker
- doğurmamış genç inek
- heifer
- gebe olmayan inek
- (Çiftçilik,Tarım) empty cow
- inek
- moocow
- inek
- swotter
- inek ahırı
- byre
- inek antilobu
- hartebeest
- inek antilopu
- hartebeest
- inek aşısı
- bovine vaccine
- inek buğdayı
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: sıracagiller,aslanağzıgiller) [syn.: inek buğdayı, karamuk] field cow-wheat
- inek derisi
- cowskin
- inek karma yemleri
- (Tarım) mixed cow feeds
- inek memesi
- udder
- inek çiçek hastalığı
- vaccinia
- inek çıngırağı
- cowbell
- inek çıngırağı
- cow bell
- inek öğrenci
- grind
- kutsal inek
- (Konuşma Dili) a sacred cow
- kızıl inek
- (Hayvan Bilim, Zooloji) carduelis hornemanni
- kızıl inek
- redpoll
- sağmal inek
- slang person who is continually being swindled, person who is constantly being milked dry by swindlers
- sağman inek
- slang person who is continually being swindled, person who is constantly being milked dry by swindlers
- siyah beyaz inek
- (Hayvan Bilim, Zooloji) holstein
- sütü bol yağlı bir inek
- jersey cow
- yavrulamamış inek
- heifer
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف i̇nek في التركية التركية القاموس.
- sarıkız
- inek
- İbne
- inek
- Aptal, bön. Çok çalışan öğrenci. İbne
- inek
- Aptal, bön
- inek
- Çok çalışan öğrenci
- inek
- Dişi sığır
- inek
- Nazım Hikmet'in bir oyunu
- inek
- zo
- inek yağı
- İnek sütünden yapılan katı yağ
- sağmal inek
- Aptal yerine konularak, kendisinden sürekli çıkar sağlanan kimse