Do you wear shoes indoors?
- İçeride ayakkabı giyer misin?
We are eating breakfast indoors.
- Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
Tom should be here within fifteen minutes.
- Tom on beş dakika içerisinde burada olmalı.
The police were at Tom's door within three minutes after the phone call.
- Telefon aramasından sonra üç dakika içerisinde polisler Tom'un kapısındaydılar.
Don't you want to come inside?
- İçeri girmek istemez misin?
Did you want to come in?
- İçeri girmek mi istedin?
Keep the kids indoors.
- Çocukları içeride tutun.
We are eating breakfast indoors.
- Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
Where can you buy a ticket to get in?
- İçeri girmek için nereden bir bilet alabilirsin?
How much do we have to pay to get in?
- İçeri girmek için ne kadar para ödemek zorundayız?