Tom is willing to cooperate.
- Tom işbirliği yapmak için istekli.
We had to cooperate with each other.
- Birbirimizle işbirliği yapmak zorunda kaldık.
You shouldn't associate with men like that.
- Öyle adamlarla işbirliği yapmamalısın.
She doesn't like to associate with Bill.
- O Bill ile işbirliği yapmak istemiyor.
Tom collaborated with Mary on that.
- Tom bu konuda Mary ile işbirliği yaptı.
Maybe we could collaborate.
- Belki işbirliği yapabiliriz.