iş başında

listen to the pronunciation of iş başında
التركية - الإنجليزية
at work

He is still at work in the workroom. - Çalışma odasında hâlâ iş başında.

Tom and Mary are at work now. - Tom ve Mary şu anda iş başında.

on the go

Tom is continually on the go. - Tom sürekli olarak iş başındadır.

in charge
on duty
1. on the job. 2. during work time
up and doing
on the job

You've only been on the job for about 15 minutes. - Sadece yaklaşık 15 dakika boyunca iş başındaydınız.

You're not supposed to eat on the job. - İş başında yemek yememelisin.

in harness
başında
on the job
iş başında
المفضلات