Bufaloların büyük boynuzları var.
- Buffaloes have big horns.
General boğayı boynuzlarından tuttu ordusunu felaketten kurtardı.
- The general took the bull by the horns and saved his army from disaster.
Balta alçakgönüllü bir boyuna gitmez.
- The axe does not go to a humble neck.
Ben bu gezegendeki en alçakgönüllü insanım.
- I'm the humblest person on this planet.
Tom yeni Fransız kornasında eski bir İrlanda şarkısını çaldı.
- Tom played an old Irish song on his new French horn.
Tom kornaya basmaya devam etti.
- Tom continued to honk the horn.
Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı.
- Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.
Ben bu gezegendeki en alçakgönüllü insanım.
- I'm the humblest person on this planet.
Balta alçakgönüllü bir boyuna gitmez.
- The axe does not go to a humble neck.
Lütfen alçak gönüllü özrümü kabul et.
- Please accept my humble apologies.
Alçak gönüllü adam komşuları ile iyi geçiniyor.
- The humble man is getting along with his neighbors.
loudspeaker horn.
an umbrella with a handle made of horn.
hunting horn.