What's the difference between liking and loving someone?
- Birinden hoşlanmak ve birini sevmek arasındaki fark nedir?
Fred took a liking to Jane and they started seeing each other.
- Fred Jane'den hoşlanmaya başladı ve onlar birbiriyle görüşmeye başladı.
He enjoyed reading detective stories.
- O, polisiye hikâyeler okumaktan hoşlandı.
Most young adults enjoy going out at night.
- Çoğu genç yetişkin geceleyin dışarı çıkmaktan hoşlanır.
Somehow I have taken a fancy to that girl.
- Her nedense o kızdan hoşlanmaya başladım.
Tom didn't enjoy the concert at all.
- Tom konserden hiç hoşlanmadı.
Tom began to really enjoy jogging after a few days.
- Tom birkaç günden sonra koşudan gerçekten hoşlanmaya başladı.
I don't care for the way he talks.
- Onun konuşma şeklinden hoşlanmıyorum.
I don't care for foreign food.
- Ben yabancı yemekten hoşlanmam.
I cannot help liking him in spite of his many faults.
- Çok sayıda hatasına rağmen ondan hoşlanmamak elimde değil.
What's the difference between liking and loving someone?
- Birinden hoşlanmak ve birini sevmek arasındaki fark nedir?
Of all the men that I dislike, my husband is certainly the one that I prefer.
- Hoşlanmadığım tüm erkeklerden, kocam kesinlikle tercih ettiğimdir.
He is such a bad person that everybody dislikes him.
- O kadar kötü birisi ki kimse ondan hoşlanmaz.