Onların kasları sert.
- Their muscles are stiff.
Tom'un kasları çok yorgundu ve eve gitmek ve banyoda bir süre dinlenmek istedi.
- Tom's muscles were tired and he wanted to get home and soak in a hot bath for a while.
Kalabalığın içinde güçlükle ilerledi.
- He muscled his way through the crowd.
Cesaret çok önemlidir. Bir kas gibi kullandıkça güçlenir.
- Courage is very important. Like a muscle, it is strengthened by use.