Bir zamanlar Tom'un ayağı trende yüksek topuklu giyen bir kadın tarafından ezildi.
- Tom's foot was once crushed by a woman wearing high heels in the train.
O, kısa bir etek ve yüksek topuklu ayakkabı giyiyordu.
- She was wearing a short skirt and high heels.
Benim yeni çizmelerim gerçek deriden yapılmış ve nispeten yüksek topuklara sahiptir.
- My new boots are made of real leather and have relatively high heels.
O, kısa bir etek ve yüksek topuklu ayakkabı giyiyordu.
- She was wearing a short skirt and high heels.
Mary yüksek topuklu ayakkabılar giyiyor.
- Mary is wearing high heels.
I look sexier in high heels.
... MARVIN CHOW: Another high heel question on this side or a ...