Tom was nowhere to be found.
- Tom bulunacak hiçbir yerdeydi.
They were nowhere to be found.
- Bulunacak hiçbir yerde yoklardı.
The ring was not to be found anywhere.
- Bu yüzük hiçbir yerde bulunmayacaktı.
I can't find my umbrella anywhere.
- Şemsiyemi hiçbir yerde bulamıyorum.
Tom appeared from out of nowhere.
- Tom hiçbir yerde dışarı çıkmadı.
It will get you nowhere.
- O seni hiçbir yere götürmez.