In any case, it's too late.
- Her halükarda çok geç.
In any case, he's your big brother.
- Her halükârda o senin ağabeyin.
We'll be there rain or shine.
- Her halükarda orada yapıyor olacağız.
There are exceptions, however.
- Her halükârda istisnalar vardır.
It's too late anyway.
- Her halükarda çok geç.
Anyway, I've definitely got to see her again.
- Her halükarda, onu kesinlikle yeniden görmek zorundayım.
I don't mind either way.
- Her halükarda umurumda değil.
Either way, you lose.
- Her halükarda kaybedersin.
It's worth trying at all events.
- Her halükarda denemeye değer.
I will leave tomorrow, in any event.
- Her halükarda, yarın gideceğim.