heilkunde

listen to the pronunciation of heilkunde
ألمانية - التركية
{'haylkundı} e tıp, hekimlik
e. 'haylkundı tıp, hekimlik
الإنجليزية - التركية

تعريف heilkunde في الإنجليزية التركية القاموس.

medicine
tıp

Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor. - Recent advances in medicine are remarkable.

Çocuğun planı, tıp öğrenimi yapmak ve bir doktor olarak Saint Croix'a dönmekti. - The boy's plan was to study medicine and return to Saint Croix as a doctor.

medicine
{i} ilaç

O, eczanede ilaç satıyor. - She sells medicine in the pharmacy.

Bu ilaçlardan günde üç kez alınmalıdır. - These medicines should be taken three times a day.

medicine
{i} doktorluk

O doktorluktan men edildi. - He was banned from practising medicine.

Babam doktorluk uygulaması yapmaktadır. - My father practices medicine.

medicine
(Tıp) Tıp (ilmi), tababet, hekimlik
medicine
em
medicine
katlanmak
medicine
sağlımbilim
medical science
tıp ilmi
medical science
hekimlik
medicine
(isim) ilaç, tıp, doktorluk, büyü, sihirbazlık
medicine
afsun
medicine
ilaçla tedavi etmek
medicine
ilaç vermek
medicine
{i} büyü

Büyükanne, Çin ilaçlarının en iyi olduğuna inanıyor. - Grandmother believes that Chinese medicines are the best.

Ecza dolabında büyük bir şişe aspirin var. - There's a big bottle of aspirin in the medicine cabinet.

medicine
ilmi
medicine
ilkel insanlar arasında büyü
medicine
medicine ball jimnastikte kullanılan iri ve ağırcamedicine dance Kızılderililer arasıda dini bir dansı