الإنجليزية - التركية
تعريف heftig schlagend في الإنجليزية التركية القاموس.
- pounding
- çakma
- pounding
- vurarak
Müdür masaya vurarak adamı azarladı.
-The manager reprimanded the man by pounding on the table.
- pounding
- darp
- pounding
- tapırtı
- throbbing
- (Tıp) vuru
- pounding
- {f} vur
Tom'un duvara vurmasını bırakmasını istedim.
-I asked Tom to stop pounding on the wall.
Müdür masaya vurarak adamı azarladı.
-The manager reprimanded the man by pounding on the table.
- pounding
- {i} yaralanma
- pounding
- {i} vurma
Tom kapıya vurmaya başladı.
-Tom started pounding on the door.
Tom'un duvara vurmasını bırakmasını istedim.
-I asked Tom to stop pounding on the wall.
- pounding
- dayak/vuruş
- pounding
- pound git/at/vur/ez
- pounding
- {i} dövme
- throbbing
- (Tıp) Atma, nabız veya kalb atımı şeklinde ritmik atımg österme
المصطلحات ذات الصلة
ألمانية - الإنجليزية
تعريف heftig schlagend في ألمانية الإنجليزية القاموس.
- beating heavily
- pounding
- throbbing