hazardous air pollutant

listen to the pronunciation of hazardous air pollutant
الإنجليزية - التركية

تعريف hazardous air pollutant في الإنجليزية التركية القاموس.

hap
şans

Evlilikte mutluluk tamamen şans işi. - Happiness in marriage is entirely a matter of chance.

Halen birlikte mutlu olma şansımızın olduğuna inanmak istiyorum. - I want to believe there's still a chance for us to be happy together.

hap
{f} olmak

Tom insanın içine işleyen bir şey olmak üzere olduğu hissini atlatamadı. - Tom couldn't shake the feeling that something profound was about to happen.

Tom kötü bir şey olmak üzere olduğu hissini atlatamadı. - Tom couldn't shake the feeling that something horrible was about to happen.

hap
tesadüf

Tesadüfen istasyonda öğretmenimi gördüm. - It happened that I saw my teacher at the station.

Tesadüfen onunla aynı trene bindim. - It so happened that I rode in the same train with him.

hap
rastlantı
hap
{f} rastgelmek
hap
{f} rastlamak
hap
{f} tesadüf etmek
hap
baht
hap
{f} meydana gelmek

O, meydana gelmek zorunda değildi. - That didn't have to happen.

الإنجليزية - الإنجليزية
hap
hazardous air pollutant

    الواصلة

    ha·zard·ous A·ir pol·lu·tant

    التركية النطق

    häzırdıs er pılutınt

    النطق

    /ˈhazərdəs ˈer pəˈlo͞otənt/ /ˈhæzɜrdəs ˈɛr pəˈluːtənt/
المفضلات