Anne has many admirers.
- Anne'in birçok hayranları var.
Mary received a note from a secret admirer.
- Mary gizli bir hayranından bir not aldı.
I'm a big fan of Getter Jaani.
- Getter Jaani'nin büyük bir hayranıyım.
The stadium was flooded with baseball fans.
- Stadyum beyzbol hayranlarının akınına uğradı.
Tom was admiring my new car at the time the truck crashed into it.
- Tom, kamyon yeni arabama çarptığı zaman ona hayran oluyordu.
I couldn't help admiring him.
- Ona hayran olmak elimde değildi.
Tom is a member of a motor enthusiasts' club.
- Tom motor hayranları kulübünün bir üyesidir.
Tom is a yoga enthusiast.
- Tom bir yoga hayranı.
Tom is nuts about squirrels.
- Tom sincaplara hayran.
I really want to impress him.
- Ben gerçekten onu hayran bırakmak istiyorum.
I really want to impress them.
- Ben gerçekten onları hayran bırakmak istiyorum.
I couldn't help but admire Tom's perseverance.
- Tom'un sabrına hayran olmaktan kendimi alamadım.
He fascinated with how things and people work.