haydut

listen to the pronunciation of haydut
التركية - الإنجليزية
bandit

We were ambushed by bandits. - Haydutlar tarafından pusuya düşürüldük.

These bandits are despicable. - Bu haydutlar aşağılıktır.

thug

The small thug beat up the convenience store employee. - Küçük haydut, market çalışanını dövdü.

Sami recognized one of the thugs who assaulted Layla. - Sami, Leyla'ya saldıran haydutlardan birini tanıdı.

hoodlum
filibuster
robber
mugger
gangster

Gangsters robbed a bank of thousands of dollars. - Haydutlar bir bankadan binlerce dolar soydu.

outlaw
(Konuşma Dili) little devil, little dickens
plugugly
bandit, brigand, outlaw, robber
bandit, brigand, robber
brigand

Seize this brigand! Prevent him from escaping! - Bu haydutu yakalayın! Kaçmasına müsaade etmeyin!

perisher
mobster
little perisher
footpad

Jerry Abershawe was a notorious footpad. - Jerry Abershawe azılı bir hayduttu.

(Kanun) holdup man
rascal
freebooter
highbinder
rogue

In the late 20th century, Yugoslavia was considered a rogue state by the United States. - Yugoslavya 20. yüzyılın sonlarında, ABD tarafından haydut devlet olarak kabul edildi.

Those rogue rebels do not deserve to roam the Earth. - Bu haydut isyancılar dünyada dolaşmayı hak etmiyorlar.

ladrone
highjacker
rapparee
bravo
haydut yatağı
lair
haydut gibi
confiscatory
haydut gibi
1. big and fierce-looking, brigandish. 2. naughty, mischievous
haydut yatağı
greenwood
haydut yatağı
brigands' den, robbers' roost
kiralık haydut
bully
haydutlar
brigands
Zenginden çaldığını fakire veren haydut
Robin Hood
silahlı haydut
gunman
yaya dolaşan haydut
footpad
التركية - التركية
Yaramaz, sevimli çocuk
Silâhlı soygun yapan kimse, eşkıya, şaki
(Osmanlı Dönemi) HARİB
haydut
المفضلات