الإنجليزية - التركية
تعريف having its associated memory immediately updated with any changes in value في الإنجليزية التركية القاموس.
- volatile
- (Mühendislik) uçucu
- volatile
- değişken
Şöhretler gelip geçici. Sadakatler değişken. Yönetim ekipleri gittikçe elemanlarından daha kopuk.
-Reputations are volatile. Loyalties are fickle. Management teams are increasingly disconnected from their staff.
Durum değişken görünüyor.
-The situation sounds volatile.
- volatile
- (Tıp) volatil
- volatile
- gaza dönüşebilen
- volatile
- maymun iştahlı
- volatile
- (sıvı) uçucu
- volatile
- kısa süreli
- volatile
- (Borsa) değişkenlik
- volatile
- uçar
- volatile
- {s} buharlaşan
- volatile
- {s} patlamaya hazır (durum)
- volatile
- hafif meşrep
- volatile
- buharlaşabilen
- volatile
- {s} dönek
- volatile
- uçucu,v.uçucu ol: adj.oynak
- volatile
- {s} gelgeç
- volatile
- (sıfat) uçucu, buharlaşan, geçici, gelgeç, havai, dönek
- volatile
- oynak
Sami, Leyla'yı hayli oynak bir kişi olarak tanımladı.
-Sami described Layla as a someone who was highly volatile.
Şu anki jeopolitik durum çok oynaktır.
-The current geopolitical situation is very volatile.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف having its associated memory immediately updated with any changes in value في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- volatile
having its associated memory immediately updated with any changes in value
الواصلة
ha·ving its as·so·ci·a·ted me·mo·ry im·me·di·ate·ly up·da·ted with a·ny changes in val·ueالتركية النطق
hävîng îts ısōsieytıd memıri îmidiıtli ıpdeytıd wîdh eni çeyncız în välyuالنطق
/ˈhavəɴɢ əts əˈsōsēˌātəd ˈmemərē əˈmēdēətlē əpˈdātəd wəᴛʜ ˈenē ˈʧānʤəz ən ˈvalyo͞o/ /ˈhævɪŋ ɪts əˈsoʊsiːˌeɪtəd ˈmɛmɜriː ɪˈmiːdiːətliː əpˈdeɪtəd wɪð ˈɛniː ˈʧeɪnʤəz ɪn ˈvæljuː/
Resimler
المفضلات