İngilizce konuşmak kolay değildir.
- Speaking English is not easy.
İngilizce konuşmak kolay değildir.
- It's not easy to speak English.
Genel olarak söylemek gerekirse, oğlanlar kızlardan daha hızlı koşabilirler.
- Generally speaking, boys can run faster than girls.
Tom kadar iyi Fransızca konuşamayabilirim ama genellikle söylemek istediğim şeyi diyalog kurabilirim.
- I may not be able to speak French as well as Tom, but I can usually communicate what I want to say.
O benimle konuşmuyor.
- She doesn't speak to me.
John, Fransızcayı iyi konuşamıyor.
- John can't speak French well.
Daha çok yerli bir konuşmacı gibi ses çıkarmak için ne yapabilirim?
- What can I do to sound more like a native speaker?
Bir yerli konuşan gibi ses çıkarmak istiyorsan bu çok iş gerektirir.
- If you want to sound like a native speaker, it'll take a lot of work.
Taro niçin çok iyi şekilde İngilizce konuşabilmektedir?
- Why can Taro speak English so well?
Rusçayı akıcı bir şekilde konuşabilmek isterim.
- I want to be able to speak Russian fluently.
Tom Fransızca konuşabilip konuşamayacağımı bilmek istedi.
- Tom wanted to know if I could speak French.
Bir dili tamamen bilmek o dili konuşan insanları tamamen bilmek anlamına gelir.
- Knowing a language fully means knowing fully the people who speak that language.
... And so part of what I hope to do is to have a conversation ...
... We need to have a conversation as a society, how do we build ...