The thief cut the telephone lines before breaking into the house.
- Eve girmeden önce, hırsız telefon hatlarını kesmiş.
I doubt that Tom has the courage to cross the picket line.
- Tom'un grev hattını geçecek cesareti olduğundan şüpheliyim.
We cross the railroad tracks every morning.
- Her sabah demir yolu hatlarını geçeriz.
He crosses the railroad tracks every morning.
- Her sabah tren hatlarını geçer.
Don't hesitate to send a note if you observe an error.
- Hata görürsen bir not göndermekten çekinme.
Though Tom's English seems quite good at times, he doesn't seem to know his limitations and it's impossible to convince him that he's wrong when he makes a mistake.
- Tom'un İngilizcesi zaman zaman oldukça iyi görünsede, o sınırlarını biliyor gibi görünmüyor ve o bir hata yaptığında onu hatalı olduğuna ikna etmek imkansızdır.
I remember writing to her.
- Ona yazdığımı hatırlıyorum.
Your writing is good except for a few mistakes.
- Birkaç hata dışında yazınız iyi.
We're both in the hat, let's hope we come up against each other.
My mother was wearing several hats in the early fifties: hostess, scout, wife, and mother.