The house was empty except for a cat.
- Bir kedi haricinde ev boştu.
Our house is quite satisfactory except that it is rather a long way to the bus stop.
- Evimiz otobüs durağına uzak olmasının haricinde oldukça tatminkardır.
Our house is quite satisfactory except that it is rather a long way to the bus stop.
- Evimiz otobüs durağına uzak olmasının haricinde oldukça tatminkardır.
Except that the one who sent me to baptize with water told me...
- Suyla vaftiz etmem için beni gönderen kişinin bana söylediğinin haricinde...
The house was empty except for a cat.
- Bir kedi haricinde ev boştu.
All of us went to Tom's party except for Mary.
- Mary'nin haricinde hepimiz Tom'un partisine gittik.
Excluding Barack Obama, all US presidents were white.
- Barack Obama hariç bütün ABD başkanları beyazdı.
This book has 252 pages, excluding illustrations.
- Çizimler hariç, bu kitabın 252 sayfası var.
I work every day except for Sundays.
- Pazar günleri hariç her gün çalışırım.
In most countries, with the exception of the Arab countries and Israel, Saturday and Sunday are defined as the weekend.
- Birçok ülkede, Arap ülkeleri ve İsrail hariç genellikle Cumartesi ve Pazar, hafta sonu günleri olarak ilan edilmiştir.
Everyone but Tom was there.
- Tom hariç herkes oradaydı.
Tom seems to have packed everything but the kitchen sink.
- Tom mutfak lavabosu hariç her şeyi paketlemiş gibi görünüyor.
Except for John, they all arrived.
- John hariç, onların hepsi geldi.
Except for Tom, the family was all watching TV in silence.
- Tom hariç, bütün aile sessizce TV izliyordu.
This book has 252 pages exclusive of illustrations.
- Bu kitabın, çizimler hariç 252 sayfası vardır.
Are the profits exclusive of taxes?
- Kârlar vergilerden hariç mi?
This book has 252 pages exclusive of illustrations.
- Bu kitabın, çizimler hariç 252 sayfası vardır.
Are the profits exclusive of taxes?
- Kârlar vergilerden hariç mi?
All the workers went home save one.
- Biri hariç tüm işçiler eve gitti.
Save for the cold in the hall, the gig was good.
- Salondaki soğuk hariç konser iyiydi.
All the essays, other than yours, were good.
- Seninki hariç tüm denemeler iyiydi.
That inn is 5,000 yen a night, meals excluded.
- O otel, yemek hariç gecelik 5000 yendir.
This book has 252 pages, excluding illustrations.
- Çizimler hariç, bu kitabın 252 sayfası var.
Excluding Barack Obama, all presidents of the United States were white.
- Barack Obama hariç Amerika Birleşik Devletlerinin bütün başkanları beyazdı.
Excluding Barack Obama, all US presidents were white.
- Barack Obama hariç bütün ABD başkanları beyazdı.
Tom seems to have packed everything but the kitchen sink.
- Tom mutfak lavabosu hariç her şeyi paketlemiş gibi görünüyor.