Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
We've got to keep moving.
- Hareket etmeye devam etmek zorundayız.
I had to keep moving.
- Hareket etmeyi sürdürmek zorunda kaldım.
We've got to move very carefully.
- Biz çok dikkatli hareket etmeliyiz.
They would have to move fast.
- Onlar hızlı hareket etmek zorunda kalacaktı.
If you really have grounds for acting the way you did, then please tell me.
- Yaptığınız şekilde hareket etmek için gerçekten sebebiniz varsa, o halde lütfen bana söyleyin.
I had to act at once.
- Hemen hareket etmek zorunda kaldım.
Look, Tom, we have to move.
- Bak, Tom, hareket etmek zorundayız.
You must move quickly.
- Hızlı hareket etmek zorundasın.
You'll have to get a move on if you want to catch the train.
- Eğer trene yetişmek istiyorsan derhal hareket etmelisin.
Nothing's wrong with the engine, but my car won't move.
- Motorda sorun yok, fakat arabam hareket etmiyor.
When I arrived at the station, the train was just about to leave.
- İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi.
The train is about to leave.
- Tren hareket etmek üzere.
If we are to be there at six, we will have to start now.
- Biz altıda orada olacaksak, şimdi hareket etmek zorundayız.
The train was just on the point of starting when I got to the station.
- İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi.
All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.
- Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.
You must act more wisely.
- Daha akıllıca hareket etmelisin.
Tom had no desire to move to Boston.
- Tom Boston'a hareket etmek için hiç isteğe sahip değildi.
Impulsiveness is the devil.
- Düşünmeden hareket etmek şeytandır.