hardworking

listen to the pronunciation of hardworking
الإنجليزية - التركية
{s} çalışkan

Tom sınıftaki herhangi bir öğrenciden daha çalışkandır. - Tom is more hardworking than any other student in his class.

Japonya'ya gitmek istemeyi tercih etmemin sebebi onların çalışkan ve dürüst kişilikleridir. - The reason I prefer to go to Japan is that the people in Japan are hardworking and have honest personalities.

çok çalışkan

Tom çok çalışkan bir öğrencidir. - Tom is a very hardworking student.

Tom çok çalışkan değil. - Tom isn't very hardworking.

{s} gayretli
{s} hamarat
{s} çok çalışan
{s} ateş gibi
hardwork
sıkı çalışma
الإنجليزية - الإنجليزية
hardworking
المفضلات