hairdresser's

listen to the pronunciation of hairdresser's
الإنجليزية - التركية
kuaför

Saçlarını yaptırmak için kuaföre gitti. - She went to the hairdresser's to have her hair done.

Saçını yaptırmak için kuaföre gitti. - She went to the hairdresser's to have her hair done.

berber
hairdresser
{i} kuaför

Bütün kalan paramı kuaföre verdim. - I gave all the money I had left to the hairdresser.

Kuaför konuğun saçını kesti. - The hairdresser cut the guest's hair.

hairdresser
{i} berber

Otelde bir berber var mı? - Is there a hairdresser in the hotel?

Berberi ziyaret ettim. - I visited the hairdresser.

hairdresser
{i} kadın kuaförü, kadın berberi
hairdresser
{i} İng. erkek berberi
hairdresser
kuvaför
الإنجليزية - الإنجليزية
hairdresser's
المفضلات