habi̇s

listen to the pronunciation of habi̇s
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) (A) Un helvası
(Osmanlı Dönemi) Hapseden. Tutan. Hapishâneye atan
(Hukuk) Parasız olarak verilen şey,kötü,alçak,soysuz
HABiS
Kötü, alçak, soysuz (kimse)
HABiS
Kötücül (bazı hastalıklar veya urlar): "Bir sinek vardır, sokarsa habis çıban yapar, tedavisi zordur."- R. H. Karay
HABÎS
(Osmanlı Dönemi) (Hubs. dan) Fesadcı. Hilekâr. Alçak tabiatlı. Kötü. Pis
habis
(Osmanlı Dönemi) pis, kötü, hilekâr
habis
Kötücül
habi̇s
المفضلات