She prides herself on her skill in cooking.
- Yemek pişirme yeteneğiyle ilgili kendisiyle gurur duyar.
Many parents take pride in their children.
- Birçok anne-baba çocuklarıyla gurur duyuyor.
Tom must be proud of himself.
- Tom kendisiyle gurur duymalı.
He may well be proud of his daughter.
- O kızı ile gurur duyabilir.