Eğer tamsayı sadece sıfırdan büyük veya eşit ise tamsayı doğaldır.
- An integer is natural if and only if it is greater or equal to 0.
Onun birden istifade etmiş olması, bizim için büyük sürpriz.
- To our great surprise, he suddenly resigned.
O kadar da muazzam değildi.
- It wasn't all that great.
Bob ve ben çok iyi arkadaşlarız.
- Bob and I are great friends.
Aşağıdaki talimatlarda çok iyi değilim.
- I'm not so great at following directions.
Böyle uluslararası birleşme harika sonuçlar doğurdu.
- Such international cooperation produced great results.
Bu ülkeyi yine ulu yapmak için ileri görüşlü bir öndere ihtiyacımız var.
- We need a forward-looking leader to make this country great again.
Bu sorun çok önemlidir.
- This matter is of great importance.
Bu, çok önemli bir konu.
- This is a matter of great importance.
Ünlü bir fizikçi olmanın yanı sıra, o büyük bir romancıdır.
- In addition to being a famous physicist, he is a great novelist.
Tom ünlü insan yeteneklerine sahip değil.
- Tom doesn't have great people skills.
Bu pilavın harika tadı var.
- This pilaf tastes great!
İtalya'da yemekler harikaydı.
- The food was great in Italy.
Muhteşem bir yardımcısın.
- You've been a great help.
Anne sevgisi en muhteşem şeydir.
- Maternal love is the greatest thing.
Herkes Nomo'un müthiş bir atıcı olduğunu düşünüyor.
- Everyone considers Nomo a great pitcher.
Zaman müthiş bir öğretmendir, ama ne yazık ki tüm öğrencilerini öldürür.
- Time is a great teacher, but unfortunately it kills all its pupils.
Cılız bir kıvılcım kocaman bir aleve dönüşebilir.
- A tiny spark may become a great flame.
Kocasının bir kazada hayatını kaybettiği haberi ona büyük bir şok oldu.
- The news that her husband had been killed in an accident was a great shock to her.
Kocasının hastalığı ona büyük endişeye yol açtı.
- Her husband's illness caused her great anxiety.
Senin harika yeteneğin var. Sen gerçekten yeteneklisin.
- You have great talent. You are truly gifted.
İyi sağlık büyük bir nimettir.
- Good health is a great blessing.
Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın.
- You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great.
Bence, futbol mükemmel bir spor.
- In my opinion, soccer is a great sport.
Bir aileye sahip olmak mükemmel.
- It's great to have a family.
Sosyalist tarım büyük başarıya ulaştı.
- The socialist agriculture achieved great success.
Dünyanın büyük başarılarından her biri ilkin bir başarısızlıktı.
- Each one of the world's great successes was a failure first.
Ne altın ne de büyüklük bizi mutlu eder.
- Neither gold nor greatness make us happy.
Desteğin benim için çok şey anlamına gelir.
- Your support means a great deal to me.
Tom hakkında çok şey biliyor gibi görünüyorsun.
- You seem to know a great deal about Tom.
Weather Service said that a copious amount of rain is expected to fall in the Plains - Meteoroloji Büyük Ovalar'da bol miktarda yağmur beklendiğini söyledi.
Büyük Britanya artık dünya politikalarının kontrolünde değil.
- Great Britain is no longer in control of world politics.
Büyük Britanya; Galler, İngiltere ve İskoçya'dan oluşur.
- Great Britain consists of Wales, England, and Scotland.
Hindistan uzun yıllardır Birleşik Krallık tarafından yönetildi.
- India was governed by Great Britain for many years.
Büyük Britanya; Galler, İngiltere ve İskoçya'dan oluşur.
- Great Britain consists of Wales, England, and Scotland.
Büyük Britanya artık dünya politikalarının kontrolünde değil.
- Great Britain is no longer in control of world politics.
Yabani kuşları izlemek çok eğlenceli.
- Watching wild birds is great fun.
Golf oynamak çok eğlenceli.
- Playing golf is great fun.
Ona büyük saygı duyuyorum.
- I have great respect for him.
Her nasılsa, Japon lisem hakkında en fazla fark ettiğim şey öğrenciler tarafından öğretmenlerine gösterilen büyük saygıydı.
- What I most noticed about my Japanese high school, however, was the great respect shown by students toward their teachers.
Hediye çokça takdir edilir.
- The gift is greatly appreciated.
Anne sevgisi her şeyden daha büyüktür.
- Maternal love is greater than anything else.
Hiçbir şey ona oğlunun büyüdüğünü görmekten daha büyük bir zevk vermedi.
- Nothing gave her greater pleasure than to watch her son growing up.
Soruşturmamızı azami özenle yaptık.
- We conducted our investigation with the greatest care.
Savaştan beri Japonya bilim ve teknolojide geniş ölçüde gelişti.
- Since the war, Japan has advanced greatly in science and technology.
Japonya'daki en büyük sanatçılardan biridir.
- He is one of the greatest artists in Japan.
Okyanusta yüzmek benim en büyük zevkimdir.
- To swim in the ocean is my greatest pleasure.
Arjantin, Falkland Adaları için İngiltere'yle savaş yaptı.
- Argentina fought a war with Great Britain over the Falkland Islands.
İngiltere ve İskoçya, 1 Mayıs 1707'de birleşti ve Büyük Britanya Krallığı'nı oluşturdu.
- England and Scotland were unified on May 1, 1707, to form the Kingdom of Great Britain.
Eğer tamsayı sadece sıfırdan büyük veya eşit ise tamsayı doğaldır.
- An integer is natural if and only if it is greater or equal to 0.
Dostluğumuz kavgalarımızdan büyük.
- Our friendship is greater than our quarrels.
Güvenlik en büyük düşmandır.
- Security is the greatest enemy.
Bir kralın kızı olarak düşünülen ve büyük lüks içinde yetiştirilen Eleanor kocasıyla bu tersliği paylaşmaya karar verdi.
- Eleanor though the daughter of a king and brought up in the greatest luxury determined to share misfortune with her husband.
Soruşturmamızı azami özenle yaptık.
- We conducted our investigation with the greatest care.
Tom annesini çok özlüyor.
- Tom misses his mother greatly.
Şehir yaşamının gürültüsü beni çok sinirlendiriyor.
- The noise of city life annoys me greatly.
Tuz ilavesi lezzeti adamakıllı artırdı.
- The addition of salt greatly improved the flavor.
A great storm is approaching our shores.
Newton and Einstein are two of the greats of the history of science.
Alexander the Great.
Great! Thanks for the wonderful work.
Oh, great! I just dumped all 500 sheets of the manuscript all over and now I have to put them back in order.
Dinner was great.
His concert was very good.
- His concert was great.
The Great Firewall of China is a case of corporate collaboration in censorship.
Upon the very same night when Nancy, having lulled Mr. Sikes to sleep, hurried on her self-imposed mission to Rose Maylie, there advanced towards London by the Great North Road two persons, upon whom it is expedient that this history should bestow some attention.
Or, have Muslims been alienated from the Congress because of the Prime Minister's warm embrace of the Great Satan?.
The rite of spring in eastern Canada has begun. Sweet and pure, maple syrup epitomizes the Great White North in all its unspoiled glory.
Because the Earth's surface is curved, the shortest distance is actually a curve over the surface called a great circle.
Person B: More like fools seldom differ in this case.
The Liberal campaign was so carefully orchestrated that McLeod was never in a position to be confronted by the great unwashed. Unfortunately, the great unwashed rarely vote for a leader whom they have never met.
informal fourth-great-grandfather, etc. (same as great-great-great-great-grandfather.
Weather Service said that a copious amount of rain is expected to fall in the Plains - Meteoroloji Büyük Ovalar'da bol miktarda yağmur beklendiğini söyledi.
The rate in isolated counties was about a third higher than in the greater metropolitan counties.
He was more greatly beloved than anyone in living memory.
It is not of pride or greatness that he cometh not aboard your ships. — Francis Bacon.
Some are born great, some achieve greatness, and some have greatness thrust upon 'em. — Shakespeare.
... multiple takes, amazing actors, and great sound, ...
... Although empires spread, some great powers remain isolated. ...