O, seçkin bir golf kulübüdür.
- That's an exclusive golf club.
Bir golf kulübüne katılacağım.
- I will join a golf club.
Tom bir golf sopasıyla ölesiye dövüldü.
- Tom was beaten to death with a golf club.
O bir golf sopası ile onu öldüresiye dövdü.
- She beat him to death with a golf club.