I didn't hear you come in.
- İçeri girdiğini duymadım.
May I come in? Yes, certainly.
- İçeri girebilir miyim? Evet, kesinlikle.
He got into this school in September last year.
- Geçen yıl eylül ayında bu okula girdi.
Tom got into bed and turned off the light.
- Tom yatağa girdi ve ışığı kapattı.
Tom tried to get into the locked room.
- Tom kilitli odaya girmeye çalıştı.
Tom studied hard so he could get into college.
- Tom çok çalıştı böylece üniversiteye girebildi.
Knock on the door before entering the room.
- Odaya girmeden önce kapıyı tıklat.
For our children to be safe, please do not enter adult sites.
- Çocuklarımızın güvenliği için, lütfen yetişkin sitelerine girmeyin.
The system will go into operation in a short time.
- Sistem kısa bir süre içinde hizmete girecek.
I saw him go into the toilet a few minutes ago.
- Beş dakika önce onun tuvalete girdiğini gördüm.