Onun kız arkadaşı Japon.
- His girlfriend is Japanese.
Bazen bir kız mıyım diye merak ediyorum.
- I sometimes wonder if I am a girl.
Kız ince belli bir kadın haline geldi.
- The girl has grown into a slender woman.
Kadınlar ve kızlar onunla karşılaşmaktansa caddeyi geçmeyi tercih ederler.
- Women and girls would cross over the street rather than meet him.
Priscilla Chan, Mark Zuckerberg'in sevgilisidir.
- Priscilla Chan is the girlfriend of Mark Zuckerberg.
Sevgilisi de oradaydı.
- His girlfriend was there, too.
Havaiili konuşmayı öğrenmek istiyorum, böylece kız arkadaşımı etkileyebilirim.
- I want to learn to speak Hawaiian, so I can impress my girlfriend.
Tom ve kız arkadaşı aynı sınıfta.
- Tom and his girlfriend are in the same class.
Tom kız gibi kıkırdadı.
- Tom giggled girlishly.
I'm going to meet my girl over there.''.
Amanda is a girl of 16.
Your girl turned up on our doorstep.
Stop being such a girl and punch back.