gewährsmann

listen to the pronunciation of gewährsmann
ألمانية - التركية
[der] bilgi veren, bilgi kaynağı
الإنجليزية - التركية

تعريف gewährsmann في الإنجليزية التركية القاموس.

source
{i} kaynak

Açık kaynak; teknolojik yeniliği kullanan motordur. - Open source is the engine that drives technological innovation.

Tatoeba açık kaynaklıdır. - Tatoeba is open source.

source
(Askeri) KAYNAK: 1. İstihbarat bilgilerinin elde edildiği şahıs, cisim veya faaliyet. 2. Gizli faaliyetlerde bulunan normal olarak yabancı tabiiyetli bir şahıs (ajan). 3. Sorgulama faaliyetleri sırasında, istihbarat amaçlı bilgileri bilerek veya bilmeyerek veren herhangi bir şahıs. Bu meyanda, kontrol edilen kaynak, istihbarat faaliyetin emrinde veya kontrolunda olup bilgilerin istihbarat amacı için kullanılacağını bilmektedir. Kontrol edilemeyen kaynak ise, bilgileri gönüllü olarak vermektedir ve bunların istihbarat amacıyla kullanılacağını bilmeyebilir. Bak. "agent", "collection agency"
source
tedarikçi
source
eşme
source
bulak
source
memba suyu
source
(Bilgisayar) kaynağı

Güneş enerjisi yeni bir enerji kaynağıdır. - Solar energy is a new source of energy.

Bir dil öğrenmenin geleneksel yolu olsa olsa birinin görev duygusunu tatmin edebilir ama o bir sevinç kaynağı olarak hizmet edemez. Ayrıca muhtemelen başarılı olmayacaktır. - The traditional way of learning a language may satisfy at most one's sense of duty, but it can hardly serve as a source of joy. Nor will it likely be successful.

source
kumkuma
source
göze
source
{i} kaynakça
source
memba
source
{i} yararlanılan kaynak
source
{i} kaynak; köken
source
{i} menşe
source
(Askeri) (NATO) KAYNAK: İstihbarattaki kullanımıyla, bilgilerin elde edildiği şahıs veya şey. Bak. "agency", "agent"
source
pınar başı
source
(Tıp) Kaynak, herhangi bir şeyin çıktığı veya elde edildiği kaynak
ألمانية - الإنجليزية
secret informant
source
gewährsmann [der]
Man granted [the]